Bebeğine kavuşmayı iple çeken fakat doğum süreciyle ilgili birazda telaşlı olan anne adaylarının işine yarayacak bilgiler sizler için derledik. Hamilelik devrinde temel olarak bilinmesi gereken kimi başlıklara ayrıntılardan ulaşabilirsiniz! Doğum vaktinin geldiği nasıl anlaşılır? Olağan doğum nasıl gerçekleşir? Hamilelikte suyun gelmesi nedir? Yalancı doğum sancıları nasıl başlar? Doğum sonrası adet ne vakit tertibe girer? Tüm bu soruların cevabı haberimizde…
Anne adaylarında doğumun yaklaşmasıyla artış gösteren gerilim ve tasa hem anneyi hem de bebeği doğrudan etkilemektedir. Hamileliğin son aylarında değişim gösteren ruhsal tesirler ile anne adayı en ufak bir belirti de bile büyük bir heyecanla doğumun başladığını zannedebilir. Halbuki doğumun başlayacağının birinci sinyalleri sancı, kanama (lekelenme) ve su gelmesidir. Hamileliğin sonlarına yanlışsız daha sık görülen karında sertleşme ve ağrılar doğum belirtisi olarak karıştırılmamalıdır. Bu üzere belirtiler ‘yalancı doğum sancıları’ olarak nitelendirilir. Pekala doğuma yaklaştığını belirli eden belirtiler neler? Olağan doğum nasıl gerçekleşir? Doğum sonrasında adet periyodu ne vakit sisteme girer? Doğumu zorlaştıran etmenler neler? Hamilelik periyodunda bilinmesi gereken genel kimi bilgiler…
Doğumun başladığını gösteren sancılar 2-3 saatte bir olanlar değil, 10-20 dakika ortasında kendini gösteren şiddetli ağrılar olarak bilinmektedir. Doğum başladığı vakit bu sancılara kanama ve lekelenmeler eşlik edebilir. En ufak bir kanama geldiği vakit bile kesinlikle doktora gidilmelidir.
Sancıyla gelen su, birtakım durumlarda olağan gelen akıntıyla karıştırılabilmektedir. Fakat akıntı çoklukla anne adaylarında koyu yapışkan ve az ölçüde sıvı olarak gelir. Suyun gelmesi de akıntıya nazaran daha akışkan ve daha fazla gelmesidir. Hatta bazen bacaktan aşağıya akacak kadar bile ağır gelebilmektedir.
DOĞUMU KİMLER GÜÇ YAPAR? BİRİNCİ DOĞUM SIKINTI MUDUR?
Hamilelik periyodu boyunca gelen çok tatlı yeme isteği, anne adaylarının öteki sağlıklı besinleri tüketmesini maniler. Çok ve süratli kilo alımına neden olan şekerler, hem anne adayında hem de bebekte birtakım problemler görülmesine neden olabilir.
– Çok şeker ne üzere sıkıntılara neden olur?
Gereğinden fazla tüketildiğinde kan şekerini arttırmasının yanı sıra insülin hormonunun salgılanmasını da arttırır.
Bu da kısa vakitte daha çabuk acıkmanıza sebep olur. Gestasyonel diyabet ya da kalıcı şeker hastalığı üzere rahatsızlıkları tetikleyerek, doğumu zorlaştırdığı, enfeksiyon riskini arttırdığı, tansiyonu yükselttiği ve düşük riskini arttırdığı da bilinmektedir.
– Hamilelikte ne sıklıkla tatlı tüketilebilir?
Haftada iki defa küçük uzunluk kase sütlü tatlı, iki top büyüklüğünde dondurma ya da dört küçük kare kadar çikolata tüketilebilir iken haftada bir sefer tulumba, baklava vb. tatlılardan iki küçük dilim yenilebilir.
ANNE ADAYLARINDAN KİMİLERİ DOĞUMDA NEDEN ACI DUYAR?
Doğum uzun süren ve epeyce güç geçen bir süreçtir. İnsan beyninin günden güne daha çok büyümesi, leğen kemiğinin biçiminin değişmesi ve doğum kanalının daralması doğumu daha acı ve tehlikeli hale getirir. Doğum üzerine araştırma yapan Washburn’un teorisine nazaran; bebeğin gelişimini tamamlamadan doğması hamilelik sürecini azaltacağından ötürü doğumdaki zahmet de azalmış oluyordu. Ancak Rhode Island Üniversitesi’nden Holly Dunsworth’a nazaran bu görüş yanlış.
Vücut büyüklüğüne bakıldığında bile beşerde hamilelik 37 gün daha uzundur ve daha büyük beyinli yavru doğurur. Bu bulgular Washburn’ün teorisinin yanlışsız olmadığını gösteriyor. Dunsworth’a nazaran, doğumun 39 haftada gerçekleşmesinin nedeni bebeğin beyni çok fazla büyümeden doğum kanalından basitçe çıkmasını sağlamak için değil, bayanın güç hududuna gelmiş olmasındandır.
KARBONHİDRAT YÜKLÜ BESLENME…
Wells, tarımın getirdiği birtakım değişikliklerin doğumu zorlaştırdığı görüşünde. İnsanların yerleşik hayata geçilen birinci devirlerdeki iskeletlerinin kısa olduğu, bunun protein yüklü diyetten karbonhidrat yüklü diyete geçişin sonucu olabileceği bağlanıyor. Yerleşik hayatla birlikte değişen beslenme biçiminin, dünyaya gelişi de değiştirdiği görüşünü savunan Wells, “Uzun uzunluklu olmayan bayanlarda leğen kemiği de daha dar ve doğum daha zordur.” şeklinde tanımlıyor.
İDEAL DOĞUM VAKTİ NE VAKİT?
Anne adaylarındaki kimi riskli durumlar yahut çeşitli sebepler, pek çok bebeğin olağandan daha erken dünyaya gelmesi ile sonuçlanıyor. Halbuki bebeklerin doğmasında olağan kabul edilen en ülkü vakit 38-41 hafta aralığıdır.
Çünkü sağlıklı bir bebeğin gelişimi tam olarak bu aralıkta tamamlanır. Bu nedenle ABD Bayan Doğum Uzmanları Derneği mümkün olduğunca bebeklerin 39 haftaya kadar anne karnından alınmaması gerektiğini vurguluyor. Zira bebeklerin akciğerleri 39’uncu haftada doğuma hazır oluyor.
Bu nedenle bebeğin sağlıklı bir halde dünyaya gelebilmesi için akciğer gelişimini tamamlanıp tamamlanmadığına bakıldıktan sonra doğuma karar verilmesi gerektiği belirtiliyor.
DOĞUM SONRASI REGL/ ADET NE VAKİT NİZAMA GİRER?
Yeni doğum yapan bayanlarda regl kanamasının görülmesi annenin emzirmesiyle irtibatlıdır. Şayet anne bebeğini ek besine başlatmadan sadece anne sütü ile besliyorsa yaklaşık 3,5-4 ay sonra birinci regl kanamasını görecektir.
Doğumdan sonra anne bebeğini sistemli olarak emzirmezse bu süreç daha erken vakitlerde birinci iki hafta içerisinde görülebilir. Doğum gerçekleştikten sonra 10 ay kadar bir mühlet içinde regl görülmediyse kesinlikle doktora gidilmelidir.
Regl’ın tekrardan başlaması ve görülme sıklığının sisteme oturması, bebeğin emme mühleti ve sıklığı ile ilgilidir. Sebebi ise prolaktin isimli süt hormonunun salgılanmasından dolayıdır. Emzirmenin seyrekleşmesiyle yumurtlamada ki baskı kalkar ve regl kanamaları tertibe girer.
