Hamilelik boyunca bebeğinize hangi ismi vereceğinizi düşünüp durdunuz değil mi? Bebeğiniz için en hakikat ismi seçmek güç bir karar. Pudra.com olarak sizler için en hoş kız isimlerini üç kümeye ayırdık. Her devir tanınan isimler, son periyotlarda tanınan isimler ve az isimler olarak… Hepsine bir göz atın ve kalbinizin sesini dinleyip karar verin.
A
AHENK: Uyum
ALA: Ela karışık renkli, alaca; Benekli; Tam olgunlaşmamış, yarı olmuş
ALEYNA: Bizim üzerimize olsun
ALIM: Gözü gönlü çeken nitelik, çekicilik, gönül çelen hoşluk, albeni
ARYA: Operada sanatkarın orkestra eşliğinde söylediği uzun şarkı
ASYA: Dünyanın en büyük kıtası
AŞKIN: Aşmış, ileri
AYKAL: Ay üzere parlak ve ışıklı kal
AYŞIL: Ay ışığı
B
BADE: Aşk, kutsal sevgi
BERFU: Kar tanesi
BELEN: Bel, geçit; İki dağ ortasından geçen yol
BELİZ: İşaret, iz; alamet
BENGİSU: Ölümsüzlük suyu
BENNUR:Işık saçan.
BESTE: Bir müzik modülünü oluşturan ezgilerin tümü
BİGE:Evlenmemiş,çocuk doğurmamış olan. Sultan.
BİKE: Evlenmemiş, çocuğu olmamış kadın
BUSE: Öpücük
BÜGE:Bent,su benti.
BÜŞRA: Müjde, sevinçli haber
C
CEMRE: Ateş kesimi, kor; Şubat ayında bir hafta ortayla hava, su ve toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi
CENNET: Çok hoş yer. Güzellik yapanların,günahsızların öldükten sonra mutluluğa kavuşacaklarına inanılan yer.
Ç
ÇİSİL: İnce ince yağan yağmur
ÇİLEN:Hafif yağan yağmur,çisenti.
ÇAĞ: Belli bir özellik göz önünde bulundurularak ele alınan vakit dilimi
D
DEMRE: Noel Baba'nın doğduğu sanılan tarihi yer
DEREN: Toplayan, düzenleyen, pekiştiren
DERİN: Sığ olmayan
DESTE:Bağlam,demet.
DİDE: Göz, göz bebeği
DİLA:Gönlümü çalan.
DİLAN:Gönüllerce olan,yürekler dolusu.
DİLAY: Gönle ışık saçan, ay kadar güzel
DORA: Doruk, zirve
DOĞU: Güneşin doğduğu ana yön
DOLUNAY:Ayın tam yuvarlak olduğu an
E
ECMEL: Çok güzel
EGE: Türkiye'nin batısında yer alan deniz
ELİZ:El izi.
EREM: Cennet
ERÇİL: Yanlışsız,inanılır,güvenilir kişi.
EYLÜL: Sonbaharda bir ay adı
ESİM: Rüzgar üzere olan.
F
FERAY: Ay ışığı, ayın parlaklığı,ışıltı saçması.
FEZA: Boşluk, sinirsizlik; Uzay
FİDAN: Yeni yetişen ağaç
FERİ: Köke değil kollara ilişkin olan. İkinci derecede olan.
G
GERÇEK: Yakıştırma yahut palavrası olmayan
GÜNEŞ: Etrafındaki gezegenlere ısı ve ışık veren büyük gök cismi
GÜNEY: Her vakit güneş gören, güneşli yer; Bir yön
GÜZ: Sonbahar
H
HAYAL: Varmış, olmuş üzere zihinde canlandırılan imge, görüntü
HAYAT: Ömür, yaşam
HAZAL: Kuruyup dökülen ağaç yapraklarının güzelliği
HAZAN: Sonbahar
I
ITIR: Hoş koku; El ve yüze sürülen çiçek özü, esans
ILGIN: Beyaz ya da pembe, çiçekli, çok hafif yapraklı bir ağaççık
ILGIM: Serap
İ
İCLAL: Ağırlama,ikram. Büyüklük,ululuk.
İLAYDA: Su perisi
İLGİN: Yabancı,gurbette yaşayan.
BİRİNCİNİN: Birinci çocuklar için kullanılan isimlerden. Evvel,öncelikle.
İREN: Özgür, serbest
İRİS: Mitolojide İlahların elçisi
İZGİ: Hoş, adaletli, zeki
J
JANSET : Güneşin Doğuşu (Çerkez ismi)
K
KAMELYA: Pembe,kırmızı,beyaz çiçekler açan bir süs bitkisi.
KARDELEN: Kar kalkmadan çiçek açan süs bitkisi
KIVILCIM: Yanmakta olan bir unsurdan sıçrayan küçük ateş parçası
KUZEY: Bir yön
KÜBRA: Büyük, ulu; Büyük önerme
L
LAL: Parlak, koyu kırmızı renkte olan
M
MAYIS: Bir bahar ayı
MISRA: Manzumenin satırlarından her biri,dizeler.
MİNA: Mine. Liman. Şişe,cam,billur. Şarap şişesi.
MİRAY: Yılın birinci aylarında doğan
N
IRMAK: Akarsu, ırmak
NİGAR: Fotoğraf kadar hoş sevgili; Nakış; Resim
NİRAN: Işıklar,aydınlıklar,ışıklar. Ateşler. Cehennem.
NİSA: Bayan,kadınlar.
NİSAN: Gelin çiçeği; İlkbaharın birinci ayı
Ö
ÖDÜL: Armağan
ÖZÜN: Şiir. Hak edilmiş ün.
P
PERİ: Cisimleri çok latif ve görünmez olan güzel yaratık; Hoş insan, hoş kimse
R
RANA: Uygun, hoş, yumuşak, hoş
ROSA: Gül rengi,pembe kırmızı ortası bir renk.
HAYAL: Düş; Gerçekleşmesi imkansız durum, hayal; Gerçekleşmesi beklenen şey, umut
S
SÜSEN: Nisan-Haziran devirlerinde açan hoş kokulu bir çiçek
SU: Canlıların yaşaması için en gerekli olan kokusu, rengi olmayan sıvı
SİTARE: Yıldız
SİMA: Yüz, çehre
SILA: Bir müddet başka kaldığı bir yere yahut yakınlarına kavuşmak; Doğup büyüdüğü ve özlediği
SEREN: Gemi direği
SABA: Gün doğusundan esen hafif ve tatlı rüzgar. Türk müziğinde bir makam
SAHRA: Kır,ova,çöl
SARA: Halis, saf, katkısız
SENA: Övmek, methetmek; Şimşek parıltısı; Büyüklük, yükseklik; Aydınlık; Bir ot adi
SERA: Varlıklı olmak, güçlü olmak; Müzik söyleyen; Yer, toprak; Ok imalinde kullanılan bir ağaç
T
TARA : Sahur vakti doğan kız çocuğuna verilen ad
TÜRKÜ : Yankı, ses
U
UMAY : Devlet kuşu
V
VERDA : Gül.
Y
YAĞMUR : Bulutlardan yeryüzüne düşen su damlacıkları.
YAREN : Dost, arkadaş
YELDA : 1.Uzun. 2.Yılın en uzun gecesi
YUDUM : Bir içimlik sıvı
Z
ZEREN : Anlayışlı, kavrayışlı.
ZÜMRA : Akıllı, çabuk kavrayan bayan.
