Çocukken denize bir girerdim dudaklarım morarana kadar çıkmazdım. Bir de hiç şezlongda yatmadan simsiyah olurdum”, “Eskiden koruma mı varmış biz kolayla yanardık; kolayla” gibi cümleler her yaz başında başlayan ve yaz bitene kadar devam eden hepimizin en az bir defa da olsa duyduğu cümlelerdir… Fakat gerçekle yüzleşmek bu cümleleri söylemek kadar kolay olmuyor. Çünkü bronzlaşma isteği ile başlayan güneşlenme ileri yaşlarda cilt kanseri gibi ciddi hastalıklara da zemin hazırlıyor. En kötüsü de bu hastalıkların ilk adımlarının çocukluk döneminde atılması.
Kimden mi bahsediyoruz? Tabii ki yaz denilince kötü yüzünü ortaya çıkaran güneşten… Güneş bizi seviyor sevmesine de bazen acımasız davranıp canımızı yakabiliyor, cildimizi önce güzelleştirip sonrasında amansız bir hastalığa sürükleyebiliyor. Daha küçük bir çocukken başlayan öfkesini ise her geçen yıl katlayarak büyütüyor. Bize ise bu öfkeye karşı hem kendimiz hem de çocuklarımız için önlem almak kalıyor.
Doğal D vitamini kaynağı olan güneş, raşitizmi önlüyor
Çocukların sağlıklı gelişimi için aldığı gıda ne kadar önemli ise, güneş ışığı da o kadar önemli. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Gülten Karasu, “D vitamini kaynağı olan güneş, kemiklerin gelişiminde büyük rol oynuyor. D vitamini eksikliğinde ise raşitizm hastalığı gelişiyor. Raşitizmli bebeklerin bıngıldağı geç kapanıyor, dişleri geç çıkıyor, oturması ve yürümesi gecikiyor. Bu nedenle güneşe çıkma doğru şekilde yapılmalı. Çocukların çok sıcak ve çok soğuk olmayan havalarda, günde en az iki saat kadar dışarı çıkarılarak güneş ışığından faydalanmaları sağlanmalı. Yaz aylarında 2-3 aylık bebeklerin güneş ışığından yararlanabilmeleri için, rüzgarsız havalarda çıplak olarak güneşe çıkarılmalarıyla D vitamini almasına yardımcı olunabilir” diyor.
Çocukları güneşten korumanın yolları
Bebekler güneşe çıkarılırken, baş ve gözlerini korumak için güneş başlığı giydirilmeli. Yazın güneş ışınlarının dik geldiği 11.00 ile 15.00 saatleri arasında, çocuklar güneşe çıkarılmamalı. Güneş banyosuna ilk gün iki dakika ile başlamak ve toplamda 30 dakikayı aşmamaya dikkat edilmeli. Çocuklara güneş banyosu yaptırılırken, fanila ve şapka giydirilmeli ve çocuklar güneşin altında kesinlikle uyutulmamalı. Daha büyük çocukların ise, yaz aylarında çıplak olarak güneş banyosunun 45 dakikayı geçmemesi gerekiyor.
Yapılması gerekenler
• Tatile çıkıldığında, suya dayanıklı en az 30 koruma faktörlü bir koruyucu krem kullanılmalı.
• Koruyucu kremler, yeterli miktarda ve cilde yedirilerek uygulanmalı.
• Güneş banyoları, iki dakika ile başlamalı ve süresi, vücut alıştırılarak artırılmalı. Bu süre, 25-30 dakikayı geçmemeli.
• Çocuklar havuza veya denize girdikçe, havlu ile kurulandıkça güneş kremleri etkisini yitireceğinden dolayı, gün boyunca koruyucu krem sürmeye devam edilmeli.
• Okul çağına gelen çocuklara, güneşten korunma yöntemleri anlatılmalı.
• Su kaybını önlemek amacıyla, çocukların yeterli miktarda su içmeleri sağlanmalı.
• Çocuk, günde 30 dakikadan fazla dışarıda kalacaksa, güneşten koruyucu krem kullanması sağlanmalı.
• Süt çocuklarının ciltleri daha ince olduğu için, güneşe karşı daha hassastırlar.
Bu nedenle, altı aylıktan küçük çocuklar direkt güneşe çıkarılmamalı, gölgede tutulmalı.
• Çocuklar, terletmeyecek ve güneşe karşı koruma sağlayacak şekilde giydirilmeli. Beyaz renkte kollu bir tişört ve kenarlıklı şapka bu anlamda uygun olacaktır. Giydirilen kıyafetler, seyrek dokumalı olmamalı.
• Bulutlu havalar önemsenmeli, çünkü güneş ışınlarının yüzde 70’i bulutları geçiyor.
• Kum ve suyun güneş ışınlarını yansıttığı unutulmamalı. Gölgede bile cilt yanıkları olabiliyor.
• Güneşte en çok yanaklar, burun ve omuzlar yandığı için, özellikle bu bölgelerin korunmasına özen gösterilmeli.
• Güneş kremleri, UVA ve UVB filtrelerini içeren, emilimi kolay, cildi nemlendiren, suya ve terlemeye dayanıklı, kokusuz ve renksiz, etki süresi uzun ve kullanımı kolay olmalı.
• Güneşten koruyucu ürünler, güneşe çıkmadan yarım saat önce uygulanmalı.Güneşin yararlı olduğu kadar zararlı olabileceği de unutulmamalı
Yaz aylarında çocuklarda güneş çarpmalarına karşı dikkatli olunması da bir diğer önlem. Çocuğun uzun süre güneşe maruz kalması deride kızarıklık, acı hissi, fazla etkilenmiş bölgelerde ciltte su toplanması, baş ağrısı, kusma, ateşe yol açabiliyor. Bu durumda acilen doktora başvurulmalı. Güneş çarpmalarında çocuğun cildi soğuk ve nemli ise, gölge ve serin bir yere yatırılıp bacaklarının yüksekte tutulması gerekiyor. Deri kırmızı bir renk almış, sıcak ve kuru ise, soğuk su altında tutulduktan sonra çocuğun serin ve gölge bir yere yatırılıp ateşi düşünceye kadar soğuk suya batırılmış bir bezle vücuduna kompres uygulanmalı. Çocuklarda güneşin zararlı etkilerine karşı, hassas ciltler için geliştirilmiş yüksek koruma faktörlü güneş losyonları, doktor önerisi ile kullanılmalı.
Biliyor musunuz?
• Bir insanın tüm yaşamı boyunca aldığı ultraviyole ışınlarının yarısından fazlası çocukluk dönemine ait oluyor. Çünkü, dışarıda geçirilen süre bu dönemde çok fazla oluyor.
• Küçük çocukların derileri güneş ışınlarını tolere edemeyecek kadar hassas. Güneş ışınları sudan ve kumdan yansıyarak, gölgede bile cildimize zarar verebiliyor. Hayatında bir kere su toplamış güneş yanığı olan bir kişinin cilt kanserine yakalanma riski, yanığı olmayanlara göre iki kat fazla oluyor. Her yanık ile bu risk iki kat artıyor.
• Cilt kanserinden korunmanın en iyi yolu, cilt yanıklarını önlemek. Bu nedenle çocukların güneş ışınlarının en yoğun yeryüzüne ulaştığı saatlerde dışarı çıkarılmaması gerekiyor.
• Çocukların gözleri de, katarakt riskine karşı güneşten korunmalı ve bu nedenle çocuk için UV korumalı güneş gözlüğü alınmalı.
• Ayrıca çocuk açık tenliyse, sarışın ya da kızıl saçlıysa, renkli gözlüyse, çilli veya benliyse, güneş yanıklarına karşı çok daha hassas oluyor ve cilt kanseri açısından riskli grupta olduğundan koruyucu losyon kullanılması gerekiyor.
3 dakika okuma süresi