Çocuklarda epilepsinin, tüm vücutta kasılma, çenede kilitlenmenin yanı sıra boş bakma, dalma, anlamsız tekrarlayıcı hareketler, ani baş düşmeleri, irkilme, kol ve bacaklarda sıçrama, göz kırpıştırma belirtileriyle görülebileceği bildirildi.
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Yenimahalle Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Nörolojisi Uzmanı Doç. Dr. Ayşegül Neşe Çıtak Kurt, epilepsinin, beyin hücrelerindeki geçici fonksiyon bozukluğu sonucu ortaya çıkan tekrarlayıcı hareket, bilinçsel ve duyusal bozukluklar olduğunu söyledi. Epilepsinin, doğumdan sonraki ilk yıllarda ve ergenlik döneminde sık görüldüğüne işaret eden Kurt, “Ülkemizde yapılan bir çalışmada 16 yaşından küçük çocuklarda epilepsi sıklığı binde 8 olarak saptanmıştır” dedi.
Çocuklarda epilepsinin nedenlerinin çok çeşitli olduğunu anlatan Kurt, “Gebelikte maruz kalınan radyasyon, ilaç, geçirilen enfeksiyonlar, doğumla ilgili yaşanan sorunlar (zor doğum, beynin oksijensiz kalması gibi), metabolik ve genetik hastalıklar, kafa travmaları, beyin tümörleri ile santral sinir sistemi enfeksiyonları, epilepsiye neden olabilir. Ancak bir grup hastada yapılan araştırmalara rağmen bir neden gösterilememektedir” diye konuştu.
Epilepsinin klinik bulgularının çok farklı olabildiğine dikkati çeken Kurt, “Çocuklarda epilepsi, tüm vücutta kasılma, çenede kilitlenme şeklinde olabileceği gibi, boş bakma, dalma, anlamsız tekrarlayıcı hareketler, ani baş düşmeleri, irkilme, kol ve bacaklarda sıçrama, göz kırpıştırma belirtileriyle görülebilir. Aileler bunlara dikkat etmeli” ifadelerini kullandı.
Ailelerin, çocuklarının bu hareketlerini video kaydına alarak doktora göstermesi gerektiğini belirten Kurt, “Ayrıca beyin elektriksel aktivitesini kayıt eden EEG, epilepsi tanısında kullanılan en önemli laboratuvar tetkikidir. EEG çekimi, yenidoğandan itibaren her yaşta çocuğa yapılabilir, hastanın canını acıtmaz, herhangi zararı yoktur” dedi.
“Uykusuzluk, açlık ve parlak ışıklara dikkat”
Epilepsinin çeşitli ilaçlarla tedavi edilebildiğini vurgulayan Kurt, çocukları bu hastalığa sahip ailelere şu önerilerde bulundu:
“Tüm diğer çocuklar gibi epilepsisi olan çocukların da düzenli yaşam tarzı olmalıdır. İlaçlar düzenli olarak doktorunun önerdiği saatlerde, önerilen dozlarda alınmalıdır. Uykusuzluk, açlık ve bazı nöbet tiplerinde, parlak ışıklar nöbetleri tetikleyebilir. Bu durumlardan kaçınılmalıdır. Aşırı korumacı yaklaşımla çocuklar arkadaşlarından, sosyal çevrelerinden ayrılmamalıdır. Çocuğun günlük yaşamında ailesi dışında birlikte olacağı kişiler (bakıcısı, öğretmeni, servis şoförü, arkadaşı gibi) hastalık konusunda bilgilendirilmelidir.”
“Üzerine su dökmeyin”
Kurt, ailelerin, çocuklarının epilepsi nöbeti sırasında nasıl davranmaları gerektiğini şöyle anlattı:
“En önemlisi sakin olun, bulunduğu yerde düz bir zemine uzatın. Çarpmayla yaralanma riski oluşturacak eşyaları hastanın etrafından uzaklaştırın, yan yatırın, boynunu sıkan kıyafetleri gevşetin, beş dakikadan uzun sürerse hastaneye başvurun. Çenesini açmaya çalışmayın, üzerine su dökmeyin, kolunu bacağını tutmaya çalışmayın, tutup sarsmayın.” (AA)