Doğru beslenmeyi yanlış mı biliyoruz?

Sağlıklı besleme çocuklara sürekli haşlanmış ot, brokoli çorbası, tavuk haşlama yedirmekten mi ibaret? Yoksa onları sağlıklı beslerken, farklı tariflerle lezzetli, bir o kadar da sağlıklı yemekler yapabilir miyiz? ‘Çocuğunu Doğru Besle’ kitabını yazan Dr. Ender Saraç, bu soruya şöyle yanıt veriyor; “Çocukların dilinde altı adet tat reseptörü var; tatlı, ekşi, tuzlu, acı, buruk ve kekremsi. Biz toplum olarak buruk ve kekremsiyi sevmiyoruz, acıyı bazılarımız seviyor. Tercihimiz ise tuzlu, ekşi ve tatlıdan yana. Çocuklar neden kereviz, pırasa, ıspanak sevmez de büyüyünce bu sebzeleri yemeğe başlar? Çünkü zamanla dildeki tat reseptörleri değişebiliyor. Ayrıca her çocuğun formatı farklı…”

Her şey hamilelik öncesi başlıyor 

“Sağlıklı bir bebek için kadınların hamile kalmadan önceki üç ay ne yaptıkları çok önemli” diyen Dr. Saraç sözlerini şöyle sürdürüyor: “Hamile kalmak isteyen bir kadın kilosuna, yediklerine-içtiklerine ve ruh haline çok dikkat etmeli. Kaliteli ve sağlıklı bir sperm mutlu bir kadının tohumuyla buluştuğu zaman çocukla ilgili olumlu adım atılmış oluyor. İşin en temeli döllenme anı… Milyarlarca özelliğin formatının atıldığı yazılım programı burada oluşuyor. Bundan sonra iş yüzde 90 oranında kadının beslenmesi, kilo kontrolü, sağlık kontrollerini yapması, eksik maddeler varsa tamamlanması gibi aşamalar… Erkek kadına bu süreçte sevgi, huzur ve şefkat vermeli. Üçüncü aşama ise çocuk doğduktan sonrası. Baba bozuk sperm verirse, anne hamileyken tatlıları yiyip fazla kilo alırsa ileride çocukta obezite, alerji gibi sorunlar oluşabiliyor.”

Oyuna yenik başlamasın

Sağlıklı beslenmenin birçok parametresi var ve çocuk beslenmesinde bunların hepsinin göz önünde bulundurulması gerekiyor. Bir çocuğun obez olmamasının, sindirim sorunları yaşamamasının temeli anne rahminde başlıyor. Anne adayı çok şekerli, unlu, glisemik indeksi yüksek gıdalar, kızartmalar, mayonezler, tatlı ketçaplar, pilavlar, makarnalar, pizzalar, börekler tüketiyorsa çocuk maça 3-0 yenik başlıyor. Anne adayının fazla miktarda hızlı rafine karbonhidrat ile beslenmemesi ve yeterince protein alması gerekiyor. İkinci aşamada çocuğun 0-2 yaşı önemli çünkü yağ hücrelerinin sayısı bu dönemde belirleniyor, sonra mevcut yağ hücreleri büyüyor. Bu nedenle çocuğa yürümeye başladı, dişleri çıktı diye çikolata, gofret, şekerli içecekler, katkı maddeli gıdalar verip yağ hücrelerini artırmamamak gerekiyor.

Kalori hesabı ama neye göre?

Dr. Saraç sağlıklı beslenme için kalori hesabı yapmayı çok da doğru bulmuyor. “Bir elma 60 kaloridir. Peki hangi elma? Organik elma mı, dalından koparılmış taze elma mı, bir ay önce buzhaneden çıkmış elma mı? Küçük mü? Büyük mü? Neyle beraber yendi? Tok karına mı yendi? Gülerek mi yendi yoksa istemeye istemeye ama sağlıklı diye mi? Yani o kadar çok faktör var ki sadece kalori hesabına bakarsanız yanılırsınız!” Çevresel faktörlerin de beslenme kadar etkili olduğunu belirten Dr. Saraç, “GDO’lu ürünler, elektro manyetik kirlenme, kirli hava, hormon bozuklukları, stres gibi şeyler çocuklarda erken yaşlarda birçok hastalığa sebep oluyor. Kalp krizi, göğüs kanseri gibi rahatsızlıklar daha genç yaşlarda ortaya çıkmaya başladı” diyor. Çocuğa kavgayla, zorla, buz gibi bir ortamda dünyanın en sağlıklı brokoli çorbasını, somonunu, üstüne mandalinayı yedirseniz o çocuk yine de sağlıklı beslenmez.

Fazla hamur işi gerginleştiriyor

Son dönemlerde yanlış beslenme kaynaklı oluşan rahatsızlıkların başında gluten intoleransı yani çölyak hastalığı geliyor. Dr. Saraç, “Gluten intoleransı olup haberi olmayan birçok insan var. Bunun da nedeni hamur toplumu olmamız… Hata sabah kahvaltısından başlıyor. Çocuğa az şeker, az hamur işi vermek ve bol proteinle beslemek gerek. Sabah bütün çocukların elinde simit, poğaça, çatal, börek, tost, ekmek, hazır kekler, kurabiyeler… Bir de yanında şekerli meyve suyu verince siz o çocuğa zarar verdiniz. Bu gıdalarla kan şekerleri hızla fırlıyor, 2-3 saat sonra hızla düşüyor, çocuklar sinirli ve solgun oluyor.”

Doğru öğünler nasıl olmalı?

Kahvaltılarda çocukların proteinle beslenmesi ve gıdalarının çeşitlendirilmesini gerekiyor. Çocuğunuza bir gün yoğurtla veya kaliteli sütle yapılan, sevebileceği sağlıklı bir müsli verebilirsiniz. Üzerine bol badem, ceviz, tarçın koyabilirsiniz. Bir sabah iki ince dilim tam çavdarlı veya karabuğday veya tam tahıllı ekmeğin içine az yağlı peynir ve yeşilliklerle yapılmış sağlıklı bir tost verebilirsiniz. Yanına ayran ve mevsimine göre sebzeler ekleyebilirsiniz. Bir başka sabah ise peynirli bir omlet ve yanına da ince bir dilim ekmek uygun bir mönü olur. Çocuğunuza karbonhidrat da verebilirsiniz ama önceliği her zaman proteine verin. Karbonhidratı ise kompleks karbonhidratlardan seçin.

Keyifle yerse sağlıklı olur

Oumlu düşünmek ve mutlu olmak da beslenmeyi etkiliyor. Çocuğa kavgayla, zorlamayla, buz gibi bir ortamda dünyanın en sağlıklı brokoli çorbasını, somonunu, üstüne mandalinayı yedirseniz dahi o çocuk sağlıklı beslenmiyor. Pozitif enerji, beslenmeyi de pozitif hale getiriyor. Somon yerine ayranla lahmacun yiyen ama bunu kahkahalar atarak, temiz bir ortamda ve mutlu bir şekilde yapan çocuğa yedikleri de yarıyor. Öte yandan bir tabak kocaman şuruplu bir hamur tatlısı yiyen çocuk bunu spor yaparak yakabiliyor ya da düşük kalorili bir şey yiyip tüm gün hareket etmeden oturabiliyor. Özetle; çocuklar çabuk üzülüyorlar, çabuk seviniyorlar, çabuk uykudan uyanıyorlar, çabuk kırılıyorlar, çabuk mutlu oluyorlar. Bu nedenle çocukları farklı bir seviyede görmek gerekiyor.

Beslenme çantasında neler olmalı?

Dr. Saraç öğle öğününün de proteinli olması gerektiğini söylüyor: “Beslenme çantasına bir gün organik tavuk, bir gün organik yumurta, bir gün ev yapımı ızgara köfte, bir gün soğuk et, bir gün ton balığı koyabilirsiniz. Bunların yanına mutlaka mevsimine göre roka, tere, domates, salatalık, sivri biber, havuç gibi yeşillikler olmalı. Ara öğün için de ceviz, badem, fındık, Antep fıstığı gibi kuru yemişlerle yanına kuru kayısı, elma kurusu, armut kurusu, kuru incir, kuru üzüm bazen de mevsime göre taze meyveler konmalı.” Dr. Saraç meyve şekerinin en sağlıklı şeker olduğunu ve her gün ara öğünde meyve yemenin çocuk beslenmesi açısından sağlıklı bir seçim olduğuna da vurgu yapıyor: “Çocuklara tahin pekmezi, balı belli ölçülerde öneriyorum. Tabii çocuklar baklava da yer kek de… Önemli olan miktarı az tutmak. Çocukların hayatını zindana çevirmemek için ara sıra her şeyden tattırın ama aşırı tuzlu cipslerden, mayonezli, katkı maddeli soslardan, mevsimi dışında yiyeceklerden, aşırı ağır kızartmalardan, donmuş yağlı 

gıdalardan ve en önemlisi de beyaz undan, şekerli içeceklerden uzak tutun!”

Her çocuğun formatı farklı!

‘Çocuğunu Doğru Besle’ kitabının en ilginç yanlarından biri de tıp hekimliğinin yanında Türkiye’nin ilk sertifikalı astrologlarından biri olan Dr. Ender Saraç’ın çocukları burçlarına göre sınıflandırması… “Anne ve babaların çocuklarını daha iyi anlaması için kitaba hangi burcun neyi tercih ettiğini de yazdık. Her çocuğun bir formatı var. Her çocuğun huyu, tarzı, vücut ısısı, asidi farklı. Mesela Boğa burcu çocuğunun sabah uyanır uyanmaz afyonu patlamaz, hemen yemez, iştahı sonradan açılır, hamur işleri ve tatlıya düşkündür. Çünkü dilde tat reseptörleri gelişmiştir, doğuştan gurmedir. Boğa çocuğuna sabah ‘hadi hadi’ dememelisiniz. Oğlak çocuklarının küçükken kemikleri zayıf olabilir, onu mutlaka keçi sütü ve kalsiyum, D vitamini ile besleyin. Mesela Koç burcu hemen atılır, meydan okumayı sever, başı daha sıcaktır. Koç erkeğinin saçı daha erken dökülür. Terazi kabalıktan hoşlanmaz, zorla yemek yedirirseniz onu depresyona sokarsınız. Ona zarif bir şekilde, tatlı dille yemek yedirilebilir. Ortamda teknolojik alet bulundurmayın derken Kova burcunu bunun dışına çıkarın, ona iPad ile oyalarken yemek yedirin. Yay burcunun doğa içerisinde iştahı açılır. Başak’ların bağırsakları hassastır. Bu tanımlamaları yaparken annelere ‘her çocuk aynı değil, komşunun çocuğu Terazi seninki İkizler’se ona göre davranmalısınız’ demek istedik. Kiminin kan şekeri çabuk düşer, kimi hoş ortam sever, pis koku oldu mu yemek yiyemez, kimisinin uykusunu alması gerekir ki yemek yiyebilsin.”  

Çiğnemeyi öğretin!
Pek çok anne-baba, bebekleri çiğnemeden lokmayı ağzından çıkardığı için tüm yiyecekleri blender’dan geçirip vermeyi tercih edebiliyor. Oysa çocukların yemekten tat ve haz alması, çiğneme kaslarının gelişmesi ve diş yapısı için taneli yemeklere alışmaları gererekiyor.

İyi baba kaliteli sperm verir

Anne adaylarının bebeğin gelişiminde etkisi bariz, peki ya babalar? Dr. Ender Saraç babaların beslenmesinin de çocuk için çok önemli olduğunu söylüyor: “Bebek sağlığı, spermin yumurtayı döllemesinden iki ay önce başlıyor. İyi bir baba olmak onu iyi okullara göndermek, iyi kıyafetler almak, iyi doktorlara götürmekten önce kaliteli sperm vermekle olur. Erkek baba olmayı planlıyorsa alkolü, sigarayı kesmeli, göbeği varsa eritmeli, kimyasal ilaç zorunlu değilse kullanmamalı, egzersiz yapmalı, E vitamini, çinko, kırmızı ginseng mate çayı içerek sperm kalitesini arttırmalı, ağır metalleri vücudundan temizlemeye gayret etmeli. Mümkünse detoks gibi yöntemlerle toksin atmalı. Pozitif olmalı. Ondan sonra tohumunu vermeli. Erkekler her 72 saatte bir sperm yenilemesi yapıyor. Erkek neyse spermi de onun küçük modeli.”

Başa dön tuşu