Emzirmenin dayanılmaz ağırlığı

EMZİRMEYE DEVAM! 
Anneyi bebeğiyle ilgilenemeyecek kadar yorgun ve bitkin düşüren mastit, bebeği emzirmeyi de güçleştiriyor. Ancak bu rahatsızlık esnasında annelerin emzirmeye ara vermeden devam etmeleri önemli. Emzirmek de tedavinin bir parçası çünkü. Süt kanallarının boşalması, enfeksiyonun çözülmesine yardımcı oluyor. Bebeğiniz için endişe etmeyin; çünkü memedeki enfeksiyon sütü enfekte etmiyor ve süt içindeki bakteriler bebeğe zarar vermiyor. Dr. Aydoğdu ayrıca, annenin emzirmeye devam edebilmesi için süte geçmeyen bir antibiyotik seçilmesi gerektiğinin de altını çiziyor. Dr. Selvi, mastit nedeniyle emzirmeye ara veren annelere memeye geri dönüşü kolaylaştırmak için şunları öneriyor; “Mastit ileri durumdaysa meme başı emziremeyecek düzeyde çatlamış ya da enfekte ise emzirmeye ara verilebiliyor. Bu esnada meme masajla sağılıyor ve süt bebeğe biberonla ya da kaşıkla verilebiliyor. Emzirmenin devamlılığı için bol su ve sıvı almak, memeyi düzenli olarak sağmak anne-bebek ilişkisini sorunsuz bir şekilde korumak çok önemli.”
Mastitin oluşumunu engelleme ya da tedavinin başarı oranını artırmada hijyen çok önemli. Dr. Selvi, “Her emzirme sonrası meme başı temiz saf suyla silinmeli” diyor ve ekliyor: “Eğer enfeksiyon belirtileri başlamışsa ya da meme başı çatlakları gelişmişse sade temiz suyla yapılan temizliğin yanında yaranın iyileşmesine de yardımcı olan antibiyotikli kremler sürülmeli. Eğer antibiyotikli kremler kullanılmaya başlanmışsa meme başı, emzirme öncesinde mutlaka silinmeli.”
Memedeki sütün boşaltılmasına dikkat edilmezse tekrarlama olasılığı mevcut. Öte yandan erken dönemde hemen antibiyotiğe başlanması, enfeksiyondan apseye dönüş riskini azaltıyor. Apse oluşmuşsa son aşamada cerrahi müdahale ile apseyi boşaltmak gerekebiliyor.

MEME KANSERİ İLE KARIŞTIRILABİLİYOR

Tüm memenin alınıp protez takılmasıyla sonuçlanabilen mastit vakaları, nadiren de olsa görülebiliyor. Dr. Aydoğdu, “Apsenin boşaltılması sağlanmamışsa ve enfeksiyon tüm meme dokusuna, sistemik dolaşıma yayılmışsa agresif bir cerrahi gerekebiliyor” diyor. Peki mastit, meme kanseri ile karıştırılabilir mi? Emin olmak için ne yapmak gerekiyor? Dr. Aydoğdu, “Bazı tümörler de iltihabi reaksiyon gösterebiliyor. Bunun için mutlaka ayırıcı tanı gerekiyor. İleri tanı yöntemlerinin kullanılması ile tanı konulabilmektedir” diyor. Meme kanseriyle benzer belirtiler verdiği için iyi bir cerrahi muayene ve tetkik gerektirdiğini belirten Dr. Selvi, “Akut mastitler aynı lohusalık mastiti gibi tedavi edilirken kronik mastitler ve kronik meme apseleri uzun süre tedavi, takip ve hatta meme dokusunun alınmasına kadar müdahale gerektirebilir” diyor.

MASTİTTEN KORUNMA YÖNTEMLERİ

• Bebeğinizi sık sık emzirin ve asla emzirmekten vazgeçmeyin.

• Ağrıyan, dolgun bölgeye ılık bir bez yerleştirin ya da belli aralıklarla ılık bir duş alın.

• Sütün daha iyi akması için emzirmeden önce ve emzirirken memeye masaj yapın.

• Emzirirken bebeğinizi her seferinde farklı bir açıda tutun, böylece tüm kanallar eşit şekilde faaliyet gösterebilir.

• Meme başını çatlak, sıyrık gibi bakterilerin vücuda giriş yapabileceği travmalardan uzak tutun.

• Gömülü meme ucunuz varsa ve göğüs çıkartıcılar kullanıyorsanız, mutlaka temizliğine çok dikkat edin.

• Süt sağma pompalarının hijyenine dikkat edin.

• Bol sıvı alın.

• Mümkün olduğu kadar dinlenin.

• Beslenmenize özen gösterin.Bir sabah memenizde ağrı ile uyandınız; taş gibi olmuş ve el değmiyor. Emzirirken canınız çok acıyor. Pompa ile sütünüzü boşaltmaya çalışıyorsunuz ama süt yerine sarı renkli bir sıvı çıkıyor. O da o kadar koyu kıvamlı ki… Bu durumu büyük ihtimalle 40 dereceye çıkan ateş, üşüme ve titreme nöbetleri takip ediyor ya da edecek. Bebeğinizi emzirseniz ayrı dert, emzirmeseniz ayrı dert… Peki, şimdi ne yapacaksınız? Mastit, meme dokusunun iltihaplanması olarak tanımlanıyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Serkan Aydoğdu, mastitin doğum sonrası ilk altı hafta ile sütten kesme dönemlerinde görüldüğünü belirtiyor. Memede kızarıklık, ağrı, hassasiyet artışı ve ateş gibi

belirtileri olan mastit, her üç lohusadan birinde görülebilen çok yaygın bir rahatsızlık.

SÜT KANALLARI NEDEN TIKANIR?

Mastitin oluşumunda göğüslerde süt birikmesinin en önemli faktör olduğunu söyleyen Dr. Aydoğdu, özellikle gece boyunca bebeği uyuyan annelerin, sabah ya da gün boyunca bebeğini emzirmeye zamanı olmayan çalışan annelerin bu durumla karşılaşabileceğini belirtiyor. Annenin psikolojisi, fiziksel yorgunluğu ve stres de etkili faktörler arasında. Dr. Aydoğdu, “Mastit emzirme döneminde vücut direncinin düşmesi ile bakterilerin vücuda giriş yolu bulması ile oluşur. Vücut direncini azaltan bu faktörler, mastit oluşumunu kolaylaştırır” diyor. Acıbadem Kadıköy Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Şule Selvi de stres faktörüne dikkat çekiyor. “Mastit vücut direnci düşük, stres altındaki lohusalarda daha sık görülüyor. Çünkü doğru emzirmek stres altında ve yorgun kadınlarda zor hale geliyor. Bunun yanı sıra yetersiz sıvı alımı, yanlış beslenme de sütün miktarını ve akış hızını etkilediğinden meme başı bebeğin emmesi sırasında daha fazla zarar görüyor. Yanlış emzirme teknikleri, yanlış ve gereksiz pompa kullanımı da mastit oluşumuna neden olan önemli etkenler arasında.” Uygun bir esnekliğe sahip olmayan; yani memeleri ‘sıkan’ sutyenlerin de kanalların sıkışarak tıkanmasına neden olabildiğini anlatan Dr. Aydoğdu, süt sağma pompalarının yanlış kullanımının da meme başında travma yaratarak mastite zemin hazırladığını belirtiyor. Dr. Aydoğdu, annelerin her emzirmeden sonra memedeki sütü boşaltmak için pompa kullanmalarına gerek olmadığını, sadece yeterince boşaltamadıklarını düşündükleri durumlarda kullanmalarını ve bu işlem esnasında meme üzerine hafif masaj yapmalarını öneriyor.

Başa dön tuşu