Güvenli bağlanma nedir çocuğun tüm hayatını etkiliyor!

Dünyaya gözlerimizi açtığımız ilk andan itibaren ihtiyacımız olan en temel duygu
güven duygusudur. Yaşamın ilk iki yılında anne ile çocuk arasında kurulan bağ onun gelecek yıllarının sağlıklı olması için atılan en önemli temeldir. Bağlanma; bebek ve birincil bakım veren arasında gelişen, bir tarafın ya da iki tarafın da yakınlık aradığı, stres ve ayrılık durumlarında kendini daha çok gösteren duygusal bağdır.

Her anne-baba ve bebek arasında bir bağlanma oluştuğunu ifade eden Özel Eğitim
Öğretmeni ve Psikolog Mine Ağır, “Bebekler, daha çok vakit geçirdiği kişi ile değil,
ihtiyaçlarını karşılayan kişi ile arasında sağlıklı bir bağ geliştirir. Bağlanma her ne
kadar 0-2 yaşları arasında gerçekleşse de çocuğun hayatı boyunca etkileri sürer.”
dedi.

Beslenme, Güvenlik ve Sevgi…

Bağlanma türü, anne-bebek bağlanması, bebeğin ihtiyaçlarının karşılanıp karşılanmaması ve  nasıl karşılandığı ile ilgili değişebileceğine değinen Özel Eğitim Öğretmeni ve Psikolog Mine Ağır, şunları söyledi: “Bir bebeğin en temel ihtiyaçları beslenme, güvenlik ve sevgidir. Bağlanmanın en önemli unsuru, bebeğin
ihtiyaçlarının bakım veren tarafından anlaşılması ve uygun şekilde karşılanmasıdır.
Yeni doğan bir bebeğin sağlıklı bir gelişim göstermesi için fiziksel ve duygusal
ihtiyaçları karşılanmalıdır. Bu ihtiyaçların karşılanması sağlıklı bir güvenli bağlanma oluşmasına katkı sağlar.

Bağlanma tipi ve anne-baba ile ilişki çocuğun diğer insanlarla olan ilişkilerini, sosyal yaşantısını, benlik algısını ve dünyaya bakışını şekillendirmede önemli rol oynar. Bebeğin kurduğu bağ ilerdeki sosyal, duygusal ve zihinsel gelişimini destekler ve yetişkin bir birey  olduğunda kuracağı ilişkileri, dünyayı  güvenli bir yer  veya güvensiz bir yer olarak görüşünü, benlik algısını ve kişiliğini etkiler.” şeklinde konuştu.

Güvenli Bağlanma Neden Önemli?

Güvenli bağlanmanın önemi hakkında konuşan Psikolog Mine Ağır, “Anne-baba ile
arasında güvenli bir bağlanma olan çocuklar, annenin-babanın her zaman yanında
olduğunu ve ihtiyaçlarına cevap vereceğini, ulaşılabilir olduğunu bilir. Anne-baba
yanındayken rahattır, etrafı rahatça keşfeder. Güvenli bir bağlanma olan çocuklar,
annenin-babanın yokluğunda tepki gösterir  fakat  geri döndüğünde sakinleşirler.
Ebeveyninden ben buradayım, seni duyuyorum, seni anlıyorum, sana değer
 veriyorum mesajlarını alan, anlaşıldığını, değerli olduğunu, kabul edildiğini
 hisseden  ve böylece güvenli bağlanan çocuğun hem kendine ve hem de çevresine güveni olumlu yönde desteklenecektir. Bu mesajları iletebilmenin en temel yolu dünyaya geldiği andan hatta anne karnındaki dönemden itibaren onun olumlu ve olumsuz tüm duygusal sinyallerini anlamak, duygularıyla bağlantı kurmak, ona anlaşıldığını hissettirmek, duygularını yargılamadan, küçümsemeden veya göz ardı etmeden olduğu gibi kabul ederek ihtiyacına yanıt vermekten geçer.

Güvenli bağlanan çocuklar, zorluklar karşısında ‘ben başa çıkabilirim’ inancına
sahiptirler ve özgüvenleri daha yüksektir. Güvenli bağlanan çocuklar ayrıca
sezgilerini kullanarak  çevresini yönetmekte daha başarılı olurlar.” dedi.

Güvensiz Bağlanma Risk Oluşturuyor

Güvensiz bağlanan çocukların çevrelerine karşı çok daha az merak duyduklarını ve
çekingen tavırlar sergileyebildiklerini belirten Ağır, “Pek çok çalışma, erken çocukluk dönemindeki güvenli bağlanan çocukların ileriki yıllarda sosyal ilişkilerinde daha yetkin olduklarını, güvenli bağlanan çocukların güvensiz bağlanan akranlarına göre daha kolay uyum sağladıklarını da göstermektedir.
Araştırmalar güvenli bağlanan çocukların ilkokul yıllarında arkadaşları arasında daha çok kabul edildiklerini ve daha fazla arkadaşlarının olduğunu da ortaya koyar. Bu çocukların ders notlarının daha yüksek olduğu, hedef odaklı ve işbirlikçi olmaya daha yatkın oldukları tespit edilmiştir. Güvensiz bağlanan çocuklar, akademik süreçlerde daha çok zorlanmışlardır. Güvensiz bağlanım, olumsuz duyguların ve ruh sağlığı için de bir risk faktörüdür.” İfade etti.

Güvenli Bağlanmayı Desteklemek için Neler Yapabilir?

‘Güvenli bağlanma nasıl destelenir’ konusuna da değinen Ağır, yapılacakları şöyle
sıraladı:
• Doğduğu andan itibaren bebek ile iletişim kurarken gözlerinin içine bakmak, bebek ile anne-baba arasındaki bağı kuvvetlendirir.
•Özellikle hayatın ilk dönemlerinde, bebeklerin hayatında sabit bakım veren  kişiler,
sabit figürler olmalıdır.
• Çocukların hayatlarındaki diğer bakım verenlerin (bakıcıların vb.) sık sık  değişmesi güvenli bağlanma ilişkisini kurulmasını olumsuz yönde etkiler.
• Bebekleri, küçük çocukları ayrılıklara hazırlamak önemlidir. Örneğin; işe giderken
bebekle konuşup onu ayrılığa hazırlamak için, ”Ben  şimdi işe gidiyorum sana anneanne ben yokken çok iyi bakacak. ”Akşam olunca eve geleceğim yine
buluşacağız” diyebilirsiniz. Evden çıkarken çocuğa  görünmeden çıkmak, kaçmak, çocuğun size olan güvenini zedeler, güvensizlik duygularını pekiştirir ve ayrılığa tepkilerini artırır. Bu sebeple mutlaka çocuğa veda edilmelidir. Gideceğini bebeğe belli etmek, vedalaşıp tekrar geri geleceğini belirterek evden ayrılmak çocuğun kendini terk edilmiş hissetmesinin önüne geçer ve güvende hissetmesine yardımcı olur. Vedalaşmadan evden çıkmak baş edilmesi daha zor olumsuz sonuçlara yol açar.
• İlk bakım verenlerin anneler olmasına rağmen bebekler ilk dönemlerden itibaren
babalarına karşı da bağlanma geliştirirler. Babaların, bebeğin hayatındaki rolü çok değerlidir. Ne kadar  zaman geçirdikleri, oyun  oynamaları  etkileşimde bulunmaları değerlidir.
• Bebekle fiziksel temas kurmak, güvenli bağlanma için çok değerlidir. Bebek ile
oynanan gıdıklama, “ceeee” oyunları, el-ayak masajları güvenli bağlanmayı
güçlendirir.
• Bebeğin duygularına uygun şekilde karşılık vermeli ve bebek için ulaşılabilir
olunmalıdır. Bebek korktuğunda, üzüldüğünde olduğu gibi, olumlu duygular
yaşadığında da anne-babasının yanında olabileceğini bilmesi gerekir.
• Bebekle ya da erken dönemde olan çocukla işe giderken, dışarı çıkarken vs. bir
süre ayrı kaldıktan sonra tekrar bir araya gelindiğinde bebeğin ne kadar süre anne-
baba ile vakit geçirmeye ihtiyacı olduğunu iyi gözlemlemek, ne için dışarda olduğunu tekrar açıklayarak tamamlayıp döndüğünü söylemek, bebeğe ihtiyacı olan bu süreyi önce mutlaka vermek, verdikten sonra başka işler ile meşgul olmak, bebeğin ayrı kaldıktan sonra da anne-babaya ulaşabileceği ve duygusal ihtiyaçlarını karşılayabilecek zamanın ona tanınacağını öğrenmesine ve kendini güvende hissetmesine yardımcı olur.

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu