Peki, anneler çevrelerinde böyle bir yarışmacı anne dünyası söz konusuyken ne yapacaklar? İşte öneriler…
• Farkındalık çok önemli. Anneler farkında olmadıkları bir yarış içinde olabiliyorlar. Farkındaysanız, sorunlu davranışı da ortadan kaldırabilirsiniz.
• Anne babaların çocuklarının ilgi ve yeteneklerini göz ardı ederek gerçekçi beklentilerinin olmaması, çocukların başarı düzeyini düşürebiliyor. Öncelikle sizin kendinizi ve çocuğunuzu tanımanız ve gereksinimlerini tespit etmeniz gerekiyor.
• Aile için temel hedef; çocuğun gerçek kendisi olabilme yeteneğini güçlendirmektir. Çocuğunuza yol gösterici olabilirsiniz; ancak onunla ilgili kararlarda (meslek, kurs, etkinlik, spor türü seçimi) onun ihtiyacını ve isteğini göz önünde bulundurarak seçimi ona bırakmalı, kendisini iyi hissettirecek etkinlikleri yapmasına fırsat vermeli, böylece birlikte yaşam kalitenizin artmasına yardımcı olmalısınız.
• Özellikle ders konusunda sorumluluğu çocuğa bırakmak, sonuca değil çabaya odaklanarak esnek bakış açısı kazanmak rahatlatıcı olabilir.
• Çocuğu oradan oraya, o kurstan o kursa koşturmak, farklı ortamlarda iletişim içine giriyor olması açısından iyi bir şey ama çocuğun kendi kendine yaparak başardığı şeyler de önemli. Çocuk, kendi kendine oyun kurarak, kendiyle baş başa kalarak da kendini geliştirebilir.
Ders notları yüksek olsun, oyun grubuna da katılsın, o kursa da gitsin, bu dersi de alsın, o dili de öğrensin, doğum günlerinde özel prodüksiyonlar da yapılsın, kıyafetleri de tabii ki marka olsun! Günümüzde iyice belirginleşen anneler arası yarış, çocukların psikolojisini olumsuz etkiliyor…
Eskiden çocuklar okulda en yüksek puanı almak için yarışırlardı; bir de arkasından üniversite sınavı bir yarış haline gelirdi… Hepi topu buydu, yarışılacak konular. Günümüzdeyse, anneler çocuklarını önlerine katıp bebekliklerinden itibaren onların yaptıklarıyla yarışır oldu. Aldıkları dersler, odaları, kıyafetleri, doğum günü partileri, okulları… Instagram, Facebook, Pinterest gibi aplikasyonlar, ‘benim çocuğum benim çocuğum…’ diye bağıran fotoğraflarla doldu. Çocukları yarıştırmaktan öte adeta anneler yarışır hale geldi. Bu arada olan da tabii çocuklara oldu. Uzmanlar, özellikle çalışan annelerin süper çocuklar yetiştirmeye çalıştığını, bu nedenle sürekli itelenen ve zorlanan bir çocuk profilinin ortaya çıktığını söylüyorlar.
İstemeden de olsa etkileniyoruz
Aslında bu durum elbette yeni değil. Anneler yüzyıllardır çocuklarından bahsetmeyi sever, çocuklarının ‘en iyi’ olmasını ister. Günümüzdeki yarışmacı annelerse, çocukları üzerinden kendi egolarını ön plana çıkarıyorlar. Çocuklarının başarısından övünç duyuyor, böylece kendilerini iyi hissediyorlar. Yarışmacı annelerin günümüzde artmasının bir nedeni de elbette, içinde bulunduğumuz ortam. Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Zafer Atasoy, “Bu işin bir de ticari tarafı var” diyor ve ekliyor: “Durumu körükleyen bir dış dünya var ki istemeden de olsa bunlardan etkileniyoruz. Marka kıyafetleri almak, abartılı doğum günleri yapmak kişinin ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor ve yine çocukların üzerinden anne veya baba kendini ifade etmiş oluyor. Bir başka gelişme alanı da kendi çocukluklarında sunulmayan, gerçekleşmeyenleri bir biçimde çocukları ile yaşama geçirmek. Sahip olamadıklarına çocukları aracılığı ile ulaşma isteği hiç de azımsanmayacak oranda karşımıza çıkmakta.”