Kadınların yüzde 70’i hamilelikleri süresince kusma ve bulantı problemiyle karşılaşıyor. Haliyle, bu durum iş yerindeyken de ortaya çıkabiliyor. Masanızda mutlaka ıslak-kuru havlu, poşet, ağız çalkalama suyu bulundurun ve durumu fark ettiğiniz anda en kısa sürede lavaboya gitmeye çalışın. Sabah bulantınız uzun sürüyorsa ve çok sık kusuyorsanız, planladığınızdan daha önce iş yerindekileri hamileliğiniz konusunda bilgilendirmeniz gerekebilir.
Hangi hamilelik komplikasyonları gelişirse çalışmayı bırakmam gerekir?
Hamilelik sürecinde çalışma saatlerinizi azaltmanız ya da çalışmayı bırakmanız gerektiğini gösteren riskli durumlar şöyle sıralanabilir:
• Erken doğum yapma riskiniz varsa… (İkiz ya da daha fazla bebek sahibi olmak da bu gruba giriyor.)
• Yüksek kan basıncı ya da havale geçirme riski taşıyorsanız…
• Rahim boynu yetmezliğiniz varsa ya da düşük yapmışsanız…
• Bebeğiniz gelişimini normal olarak sürdürmüyorsa…
Hamilelik sürecinde iş yerinde nasıl davranmalıyım?
Hamileliğinizin işinizi ne şekilde etkilediğini bilmeniz size yardımcı olabilir. İlk ve son üç aylık dönemde, zaman içinde unutkanlık sorunu yaşayabilir ve yorgunluk hissedebilirsiniz. İkinci
üç aylık dönemdeyse, daha enerjik ve konsantrasyonunuz yüksek olabilir. Yorgunluğunuz ve ‘gel-git’leriniz olsa da, bunları kime yansıtmanız gerektiğini iyi düşünün. İşini ciddiye alan biri olarak, sık sık şikayetlerinizi dile getirmekten ve hamileliğinizden bahsetmekten kaçının. Patronunuzun ya da iş arkadaşlarınızın size bu dönemde destek vermesini bekliyor olabilirsiniz. Ama orası bir iş yeri, herkes her an sizin sorunlarınızla ilgilenemeyebilir. Siz en iyisi, gün içinde fırsat buldukça, kendinize vakit ayırmaya çalışın ve o dakikalarda ne isterseniz onu yaparak rahatlayın.
Ofiste daha verimli olmak için neler yapmalıyım?
Öncelikle, rahat olmalısınız. Böylece, konsantrasyonunuz daha yüksek olabilir. Ofiste daha huzurlu ve rahat bir hamilelik geçirmek için şunları deneyebilirsiniz…
Sık sık ara verin: Kasları hareketlendirmek, bacağa ve ayaklara olan basıncı hafifletir ve kan dolaşımını düzene sokar. Masabaşı bir işi yapıyorsanız, iki saatte bir yerinizden kalkıp biraz yürüyün. Bu adımlar, ayak ve eklemlerdeki şişliklerin inmesini sağlar ve rahatlamanıza yardımcı olur. Bel ağrısı sorunu yaşıyorsanız, bu yürüyüşler sırasında birkaç esneme hareketi de yapabilirsiniz.
Hafif kıyafetler ve rahat ayakkabılar tercih edin: Daha rahat olabilmek, sıkıntı yaşamamak, şişkinlikleri ve damar şişliklerini azaltmak için hamile kıyafetleri ve düz taban rahat ayakkabıları tercih edin.
Bol su için: Masanızda büyük bir su şişesi ve bardak bulundurun. İhtiyaç hissettiğinizde tuvalete gitmeyi ihmal etmeyin.
Düzenli yemek yiyin: Kan şekerini dengelemek ve sabah bulantısını gidermek için bir şeyler atıştırın. Dengeli ve besleyici öğünler tercih edin. Bağırsaklarınızın düzenli çalışmasını sağlamak için lifli yiyecekler tüketin. Pek çok hamile kadının karşılaştığı Karpal Tünel sendromunu (ellerde ağrı ve uyuşma hissini) önlemek için çalışma şartlarınızı en uygun ve rahat olacak şekilde düzenleyin.
Dinlenin: İşiniz ne kadar stresliyse, iş dışındaki saatleri de o oranda dinlenmeye ayırın. Kendinizi çok yorgun hissettiğiniz zamanlarda 1-2 saatlik aralar verin. Çalışmaya devam
edemeyecek kadar yorgun olursanız, yemek arasında biraz hava alın. Gerçekten stresli olduğunuz durumlarda, iş yerinizden 1-2 günlük kısa süreli izinler alabilirsiniz.
Yardım etmek isteyenleri geri çevirmeyin: İş arkadaşlarınız size her zamankinden daha ilgili davranıyorsa, onlara izin verin. Sizi destekleyen birileri olduğu için şanslısınız! Hamilelik, yaşadığınız özel bir dönem ve bu süreçte hiçbir değişiklik olmuyormuş gibi yaşantınıza devam etmeye çalışmanın çok da anlamı yok.
Yasal haklarınızı öğrenin!
Doğum ve süt izni kullanmanın esasları İş ve Sosyal Sigortalar Kanunları’nda belirlenmiştir. Buna göre;
• Doktor raporu ile gerekli görüldüğü takdirde hamile kadınların sağlığına uygun daha hafif işlerde çalıştırılması zorunludur. Aksi takdirde hamile kadın işçinin, işinin özelliğinden dolayı olumsuz etkilenmesi, buna bağlı olarak sağlığının bozulması hallerinde işveren işçisini bünyece uygun işte çalıştırmamasından dolayı sorumlu olacaktır.
• Ayrıca bünyece uygun işte çalıştırılmadığı için maddi ve manevi zarara uğrayan kadın işçinin işvereni hakkında zararlarını giderme davası açması da mümkün.
• İşveren hamilelik süresince periyodik kontrol için ücretli izin vermek zorundadır. Bu muayeneler için ücret kesintisi yapılmaz.
• Hamilelik sürecinde gerekli görüldüğü takdirde doktor onayı ile yine ücret kesintisi yapılmaksızın hamileler daha hafif işlerde çalıştırılabilir.
• Hamile kadın işçilere, doğum öncesinde ve sonrasında sekizer hafta süre ile ücretli izin verilir. Ancak şu anda yasalarda belirtilen bu sürenin uzatılması meclis gündeminde.
• İkiz gebelik halinde doğum öncesi ücretli izin 10 haftaya kadar çıkarılabilir.
• Kadın sigortalının talep etmesi halinde, doktor onayı da olduğu sürece doğum öncesi izin süresi üç haftaya kadar kullanılabilir, kullanılmayan doğum öncesi izin süreleri ise doğum sonrası iznine ilave edilebilir.
• Sağlık durumlarının gerektirmesi halinde, doktor raporu ile doğum öncesi ve sonrası izin süreleri uzatılabilir.
• Hamile kadının isteği halinde doğum sonrası izninin bittiği tarihten itibaren altı aya kadar ücretsiz izin verilebilir.
• Çocuk bir yaşını doldurana kadar annenin istediği saatlerde kullanmak üzere günde bir buçuk saat süreyle süt izni verilir.Yazı: Filiz Şeref
Evet, bir bebeğiniz olacağı için heyecanlısınız. Ancak diğer yandan; ‘işler güçler’ ne olacak? Hamilelik, zaten fiziksel ve psikolojik olarak bazı zorlukları beraberinde getirirken, bir de üzerine ‘çalışmak’ acaba sizi nasıl etkileyecek? Ofiste daha huzurlu, mutlu ve sağlıklı bir hamilelik için işte bilmeniz ve uygulamanız gerekenler…
Bugüne kadar hep kariyer sahibi anne olmak konuşuldu, tartışıldı; ancak bunun bir de önceki level’ı var: Hamileyken çalışıyor olmak! Hamileliğin olumlu etkilerinin yanında, olumsuz
bazı halleri olduğu da bir gerçek. Kimi zaman sabah bulantıları, kimi zaman karın ağrıları, kimi zaman uykusuzluk, kimi zaman da olumsuz ruh hali iş yaşamını etkileyebiliyor. Aynı zamanda, ofisteki elektronik aletler, radyasyon ya da ağır çalışma koşulları gibi detaylar da akıllarda soru işaretleri yaratabiliyor. Çalışan hamileler için mini bir rehber hazırladık!
Hamilelik sürecinde çalışmam doğru mu?
Çoğu meslek hamileliği devam ettirmeye uygundur, ancak yapılan araştırmalar, hamileliklerini yoğun çalışma temposunda geçiren kadınların (ağır kaldıran, uzun, düzensiz ya da geç saatlerde çalışan) erken doğum yapma, düşük kilolu bebek sahibi olma ve hamileliklerinde yüksek kan basıncı problemi yaşama olasılıklarının daha fazla olduğunu gösteriyor. Bu durumda, zorlayıcı bir işte çalışıyorsanız, hamileliğinizi nasıl sürdürmeniz gerektiğiyle ilgili bir karar vermelisiniz. Hamileliğiniz boyunca sizi daha az yoracak işlerde çalışmanız daha iyi olabilir. Belki, çalışma arkadaşlarınızla görev değişimi yaparak işinizi masa başında sürdürebilirsiniz. Bu mümkün değilse, özellikle ikinci üç aylık dönemin sonlarında, dinlenmek için izin almaya çalışın ya da uzun saatler çalışmayı ve ayakta geçirdiğiniz saatleri azaltmayı deneyin. Doktorlar, bu tür işlerde çalışan anne adaylarının doğum öncesi iznini, doğum sonrasına ertelememelerini tavsiye ediyor. Eğer hamilelik süreciniz normal ilerliyorsa ve güvenli bir ortamda çalışıyorsanız, doğum yapana kadar ya da hamileliğin son günlerine kadar çalışmaya devam edebilirsiniz. Ancak son ayları daha fazla dinlenerek, keyif yaparak ve kendinizi doğuma hazırlayarak geçirmeye çalışmalısınız; çünkü bu muhtemelen kendinize ayırabildiğiniz son günleriniz olacak.
Elektronik cihazların olumsuz etkisi nedir?
Elektronik cihazlarla ilgili yapılan araştırmalarda, bugüne kadar kanıtlanmış olumsuz bir durum söz konusu değil. Ancak uzmanlar, bu cihazlar hakkında daha fazla bilgi toplanana kadar anne adaylarına bazı önlemler almalarını tavsiye ediyor. Örneğin, cep telefonuyla gereksiz yere konuşmamak, cep telefonunu vücudunda taşımamak ve telefonu yatarken baş ucundan uzak yerde tutmak önemli. Aynı zamanda, iş yerinde, radyasyondan koruyan tişört, battaniye ve karın bandı da kullanabilirsiniz.
Zehirli maddelerin bulunduğu bir çalışma ortamında çalışıyorsam ne olacak?
Üretimde kullanılan kurşun, cıva gibi ağır metaller, organik çözücüler, biyolojik maddeler gibi kimyasallar ve radyasyona maruz kaldığınız bir çalışma ortamındaysanız, hamileliği planladığınız günlerden itibaren görev değişimi istemeniz gerekebilir. Bunlar, düşük yapmaya, erken doğuma, doğumda gerçekleşebilecek yapısal bozukluklara, fetüsle ve bebeğin gelişimiyle ilgili anormalliklere yol açabiliyor. Bu tür tehlikelerle daha çok bilgisayar çip üretim fabrikalarında, kuru temizleme alanlarında, ameliyathanelerde, karanlık oda, kil atölyeleri, gemi inşa alanı ve resim baskı alanlarında karşılaşmanız mümkün.